Kafirler Bulunduğu Yerde Öldürülür Mü? Bazı Ayetler Nesh Edilir Mi?

Müslüman olsun ateist olsun pek çok forumda Bakara suresinin 191. ayetinden “kafirleri bulduğunuz yerde öldürün” kısmını resim haline getirir yayınlarlar. Müslümanlar bununla cihat yaptığını ateistler de “islam kılıçla yayılan bir dindir” söylemine ispat olsun diye yapıyor. Bulduğu her fırsatta her ortamda alttaki resimdeki mesajları yayınlayan insanlar varken inanmayan bir insana islamın güzelliklerini nasıl anlatacağız? Bu mesajları yayınlayan insanlarla aynı havayı solumak bile istemezler.

Dinimiz bunu gerektirir" demiş, hani delilin nedir? Ayetlerden cımbızlayarak kelimeleri seçip çıkartıp, "işte Allah bizden bunu istiyor" denir mi? Bakara 191 savaş halinde olunması durumunda geçerlidir. Eğer iki grup, ülke vb arasında savaş yoksa karşındaki sırf inanmıyor diye öldürme hakkını kim nereden buluyor? Allah hangi ayetinde "kafirleri öldürün" demiştir. Allah "kafirleri öldürün" diyecek olsaydı islama davet eden ayetlerin ne anlamı kalır? Bu mesajları yazanlar islamla yakından uzaktan alakası olmayan uydurulmuş bir dinin öğretileri üzerine ahkam kesiyorlar. Yarın ahirette bu bilgileri öğretenler ve öğrenenler Allah adına konuştukları hatta iftira ettikleri için hesabını verirler.

Bu günlerde bir de Irak ve Suriye’de Işid diye bir örgüt savaş halinde, her gün gazetelerde toplu insan öldürme törenlerinin resimleri yayınlanıyor. İki haber aldım.

IŞİD_kâfir_deyip_vahşice_öldürüyor_sonra_da_sergiliyor

IŞİD_500_kişiyi_öldürdü_500_kadını_esir_aldı

İslamda kölelik ve cariyeliğin olmadığı Kur'an'la sabittir. Kölelik ve cariyeliğin olmasının sebebi mezhep kitaplarıdır. Alttaki videoda Abdülaziz hoca köleliğin olmadığını gösteren ayeti okuyor peşine köleliğe izin veren mezhep kitabını okuyor. Sorun mezhep kitaplarında ama kimse görmek istemiyor.

Bu insanlar savaşta ya da normal zamanda öldürme, kafa kesme, esir alma, cariye yapma vb yetkisini nereden alıyorlar? Bu gün dünyaya bakınca müslümanların dininin Kur'an'ı Kerim tabanlı değil mezhepler tabanlı olduğunu bilmek gerekiyor. Bu yaptıklarına Kur'an'dan asla dayanak bulamazlar. Bunun nedeni mezheplerin ya da bugün televizyonlara çıkan meşhur hocaların Kur'an ayetlerini kafalarına göre nesh etmesinden yani yürürlüğünü kaldırmasından ve ayetlerin içinden işlerine gelen cümleleri kelimeleri seçmesinden. Kur'an'a uyacağına aklındaki fikri Kur'an'a uydurmak için ayetten iki kelime seçip aldı mı Kur'an'dan delil bulmuş oluyorlar. Bugün Cübbeli Ahmet Kafirun suresinin hükmü kalmamıştır diye açıklama yapmıştır.

"Sizin dininiz size bizim dinimiz bize nesh oldu"

Cübbeli Ahmet Kafirun suresinin "son ayetin hükmü kalmamıştır" diyor. Yani buradan anlaki müslümanların askeri bakımdan güçlü birliği ve ordusu olsa karşısında kafir gördüklerini ya müslüman ol diye zorlayacaklar ya da mezhep kitaplarına uyarak öldürecekler.

Abdülaziz hocanın bu ayet nesh edilmiş mi edilmemiş mi ve Işid ve diğer örgütlerin yaptıklarına nereden izin, yetki bulduklarını anlattığı bir konuşması var. Cübbeli Ahmet'in açıklamasını sormuşlar. Bunu dinlersen islam nasıl Kur'an'dan kopartılmış delilleri nelermiş görebilirsin. Dışarıda gördüğün olaylara bakarak islamı gördüklerin gibi zannetmeyesin. İslam bambaşka bir şey. Konuşmada resul ve nebî kavramları geçiyor. Nebî Allah’tan vahiy alan, resul Allah’ın ayetlerini tebliğ eden demek. Her nebi resuldür ama her resul nebi değildir. Önce bu resmi paylaşacağım, ateistlerin ne kadar yanlış yolda olduğunun göstergesidir. Işid'e bakıyorlar da bunların doğrusunun anlatanlara bakmıyorlar.

Bazı Ayetlerin Hükmü Zamana Göre Geçerliliğini Yitirir Mi?

Peygamberimiz ışid gibi kafa kesmiş midir?

İslam adına cihad yapan ne kadar örgüt varsa dayanakları mezhep uygulamaları ve anlamları değiştirilmiş ayetler. Bu örgütlerin yaptıklarının doğru olup olmadığını kontrol etmek isteyenler de mecburen mezheplerin oluşturduğu bilgi birikimine, kitaplarına bakıyor ve sanki yapılan eylemler doğruymuş kanaatine varıyor. Bunu hem müslümanlar hem de ateistler yapıyor. Müslümanlar mezhep uygulamalarında islam adına yapılan eylemlerin doğruluğunu görünce yapılan şeyleri doğru kabul ediyor, ateistlerde bu yapılanların bir dayanağının olduğunu görünce islamı bu yazılan ve yapılanlardan ibaret zannediyor. Alttaki resmi ateist bir siteden aldım, Fatih Tezcan kafa kesen insanlara terörist denemeyeceğini çünkü peygamberimizin de kafa kestiğini iddia ediyor. O site bu sözün altına kafa kesen insanların resmini de eklemiş.

Fatih Tezcan'a ait olduğu söylenen bu sözler gerçek mi değil mi diye araştırmak istedim, belki adına iftira ediyor diye düşündüm, videosunu buldum, kısa bir şey.

Atesit olduğunu ya da islam adına gördüğü, duyduğu buna benzer sözlerden dolayı uzak durduğunu söyleyen insanlar, Fatih Tezcan'ın bu açıklamasından sonra bir daha peygamberimizin kafa kesmediğine inanır mı? Bu açıklamaları kim yaparsa yapsın "islam kafa kesen bir dindir" sözü tescillenmiş oluyor ama bunun peygamberimizin ne uygulamalarıyla ne de Kur'an'la uzaktan yakından ilgisi yok. Burada Fatih Tezcan'ın bu açıklamaları, adına "islam tarihi" denen, Kur'an'dan uzak, "uydurulmuş" dine dayanıyor. Bunun çıkış kaynağı hangi geleneksel mezhep kitabına bakarsan bak aynı şeyi görürsün, peygamberimizin yahudilerin beni kureyza kabilesine karşı savaştığı 1000'e yakın erkeğin kafasını kestirdiği, kadınlarını da cariye yaptırdığının yazdığını okursun. Burada Fatih Tezcan ismi önemli değil, mesele söyleyenin ismi üstünde durmak, tartışmak değil çünkü kime sorsan aynı şeyi anlatıyor önemli olan peygamberinizin bunu yaptığını iddia edip, ışid gibi örgütlerin savaşlarda yaptıklarının peygamberimizin uygulamalarına dayandığını iddia etmek. "Peygamber kafa kesti" iddiası başka şeylere benzemez. Söylenen bu söz eğer doğru değilse Allah'a ve peygambere iftiradır çünkü peygamber Allah'ın izni olmadan hiç bir şey yapmamıştır. Konu savaş olunca savaşın hükümleri Kur'an'da yazıyor, bir üstte ışid'e yazılan mektuba yapılan eleştir videosunu izlediysen savaş ile ilgili ayetleri duymuşsundur. Savaşta esir alınanlara bu ayetin dışında bir şey uygulayamazsın.

Esirler ile ilgili ayet bu. Allah peygamberimize ayetlerde "Kur'an'a uy", "indirilenle hüküm ver" diyor.

Bu ayetler varken "peygamber kafa kesti" demek Allah kafa kesmeyi Kur'an'la meşru yaptı demektir. "Ben bana indirilene uyarım, onunla hüküm veririm" diyen peygamberin hangi ayete dayanarak 1000'e yakın erkeğin kafasını kestiğini açıklamaları gerekir. İddialarının yanlış olmasının nasıl bir iftira olduğunu görebiliyor musun? Televizyonlarda şiddetle kafa kesen müslümanları savunanlar hatta "peygamber de yaptı" diyenler olduğu sürece bu dine insanları nasıl davet edeceğiz. Ateist veya deist insanları düşün, din hakkında hiç bir bilgileri olmasın, peygamberi kafa kesen biri olarak tanıttıktan sonra bu peygamberin hangi güzelliğini anlatacaksın? Neye dayanarak bu din çok güzel bir din diyeceksin. İnancı zayıf veya olmayan insanların kendilerine temel aldıkları kıstas insan hakları ve hukukun üstünlüğüdür. Bir yerde insan haklarını savunanlar diğer yanda kafa kestiği iddia edilen peygamber. İnsanlar kafa kesen peygambere neden inanmak istesin? Böyle konuşmalar islama yapılan büyük bir ihanettir. İnsanların algısında mezheplerin ekseninde oluşturulan peygamber ve Allah algısı var. Kısaca islamı mezhep uygulamalarından ve kitaplarından ibaret zannediliyor. o kitaplar ne yazmışsa doğrudur diye kabul edilip savunuluyor ama bu bilgiler Kur'an'a aykırı mı düşünen yok nasıl olsa dokunulmaz, eleştirilmez insanlar tarafından yazılmışlar. Bu yanlışları anlatanlar var, hala Kur'an'ı ve sünneti değil de mezheplerin peşinden gidenler nasıl hesap verir bilemem. Fatih Tezcan veya kim olursa "peygamber kafa kesmiştir" diyen, bunları savunanlar için beni kureyza yahudileri ve esirlerin öldürülmesi üzerine muzakereli fıkıh dersi paylaşacağım. Yine uzun bir ders ama çok gerekli. Birilerinin kendini müslüman diye tanımlayan, televizyonlarda "peygamber de kafa kesmiştir" diyenlere bu dersleri göstermeli.

Beni Kureyza Yahudileri ve Esirlerin Öldürülmesi - Mukayeseli Fıkıh Müzakereleri