El Vekîl

Sonsuz güven veren. Tek koruyucu otorite.

Sözlükte “işinin görülmesini başkasına havale etmek” anlamındaki vekl (vükûl) kökünden türeyen vekîl “işin havale edildiği kimse” demektir. Terim olarak “bütün yaratıkların işlerinin görülmesinde güvenilip dayanılan, bu konuda tam yeterli olan varlık” mânasına gelir. Vekîl on dört âyette zât-ı ilâhiyyeyi nitelendirmekte, O’nun güvenilecek en güzel varlık olduğu, kendisine güvenen kimseyi koruduğu ve her şeyi gördüğü ifade edilmektedir. Vekîl ayrıca on civarındaki âyette Resûlullah’a nisbet edilerek onun insanlara karşı zor kullanacak ya da insanların kötü davranışlarına kefil olacak bir karakterde yaratılmadığı anlatılmaktadır. Kırk civarındaki âyette ise “tevekkül” kelimesi geçmekte, “Kendisi için ölümün söz konusu edilemeyeceği ebedî hayat sahibine güvenip dayan” âyetinde (el-Furkān 25/58) görüldüğü gibi Allah’a tevekkül emredilmekte, peygamberlerle müminlerin tevekkül, dua ve niyazları dile getirilmektedir (M. F. Abdülbâkī, el-Muʿcem, “vkl” md.) (TDV İslam Ansiklopedisi, Vekîl maddesi.)

Vekil Vav kef lam harflerinden türetilmiştir. Vekele "güvendi, dayandı, itimat etti, sığındı" anlamlarına gelir. Vekalet, "işini başka birine güvenmek ve ısmarlamak" demektir.

Tevekkül bir işe acziyet gösteren birinin o işi daha iyi yapan birine dayanıp onu kendisine vekil kılmasıdır. Vekil olan kendisine tevekkül edene savunma konusunda tam ehliyet ve liyakat sahibi olandır. Onu her türlü düşmana karşı savunmaya, her türlü tehlikeden korumaya, onun rızkını vermeye yeterlidir. Vekil, kişinin işini ısmarladığı zattır. Vekil, kendisine havale edilen ve vekalet verilen zattır. Vekalet veren ya acizdir ya da rahatını bozmamak için işini yapacak birini istihdam etmek istemektedir.

Vekîl ait olduğu kalıp gereği hem fail Hem de mefuldur. Fail anlamı ile "vekil olan" meful anlamı ile "vekil kılınan" demektir.

Allah el Vekîl'dir. Bunun tam açılımı şudur; sonsuz güven veren tek koruyucu otorite. O özünde el Mü'min'dir. Mutlak güven verir ve güvenilmeyi ister. Yani kulunun vekili olmak ister. Kulu tevekkül edip ona vekalet verdiğinde, O fillen kulunun koruyucu otoritesi olur. El Vekîl'in başındaki el takısı onun vekil olması halilinde mutlaklığına delalet eder. Aynı zamanda Vekîl mübalağa ile ismi fail kalıbıdır. Bu kalıp, failin bu işi çok iyi yaptığını gösterir. El takısıyla, üstün öznellik mübalağa vasfı bir öznede birleşince, öznenin o fiilde rakipsiz eşsiz ve benzersiz olduğu sonucunu verir. Vekîl açılımındaki sonsuz ve tek sıfatlarının sebebi budur.

Vekîl aynı vezinden olan tüm sıfatlar gibi zattan çok fiile yönelik bir sıfattır. Üstelik hem fail hem de meful anlamı var. Yani Vekîl isminin tecellisi için kulların önce bir şeyler yapması şart. Sonsuz güven veren tek koruyucu otorite olan el Vekîl'in koruyup kollaması için, onu Vekîl edinen kişinin tevekkül etmesi gerekir. Bu bir bakıma vekalet vermektir. Kulun tevekkülü Allah'ın vekil sıfatını tahrik eder. İşte o andan itibaren vekil sıfatı artık meful olmaktan çıkmış fail olmuştur : kendini tahrik eden görece faile, vekil isminin tüm azameti ile tecelli eden mutlak fail.

Vekîl sıfatının Kur'an'daki kullanımından yola çıkarak tereddütsüz şu tespiti yapabiliriz; bu sıfat doğrudan Tevhid ile alakalıdır. Bunun anlamı açıktır. Allah Vek3l sıfatında sadece eşsiz ve benzersiz değil, aynı zamanda tek ve biriciktir. Zira Kur'an'a göre Vekîl sadece Allah'tır. Hz Peygamber'e Ben vekîl olamam dedirtilir. (Yunus 108)

Hazreti peygamber alemlere Rahmet olur. Fakat herhangi bir insan için vekîl olamaz. Eğer vekil olma yetki ve ehliyetine sahip olsaydı, kendisine tevekkül etmek caiz olurdu. İnsanlar hidayet ve dalaletleri konusunda onu vekil kılabilirlerdi. Fakat Rabb'imiz açık ve net olarak Nebi'sini bu amaçla göndermediğini buyurmaktadır.

Rabbiniz sizi iyi bilir. İkramına uygun görürse ikram eder, azabını hak etmiş görürse sizi azaba uğratır. Seni onlara vekil olasın diye göndermedik. (İsra 54)

“Ona bir hazine indirilseydi veya beraberinde bir melek gelseydi ya!” demeleri yüzünden sana gelen vahiy göğsünü daraltıyor ve onun bir kısmını bildirmeyecek gibi oluyorsun. Hâlbuki sen yalnızca bir uyarıcısın. Her şeye vekil olan Allah’tır. (Hud 12) (Mustafa İslamoğlu, 2107, Kur'an'a Göre Esmâ-i Hüsnâ, 1. Cilt, Sayfa 404, 405, 406, Düşün Yayınları)

Vekî İsmi Geçen Ayetler

    Al-i İmran

  • 172. Savaşta yara aldıktan sonra Allah’ın ve elçisinin çağrısına[*] uyanlara, onların yanlışlardan sakınarak güzel davranış gösterenlerine büyük bir ödül vardır.

  • 173. Bunlara bazı kimseler şöyle demişlerdi: "O insanlar (geri çekilen Mekke ordusu) size karşı toplandı, korkun onlardan". Bu söz onların güvenlerini artırdı ve şöyle dediler: "Allah bize yeter. En iyi vekil /dayanak odur!"

  • Nisa

  • 80. Kim resule /elçiye gönüllü olarak boyun eğerse Allah'a boyun eğmiş olur. Yüz çeviren çevirsin; seni başlarına bekçi olarak göndermedik.

  • 81. Sana "Başüstüne!" derler, fakat yanından çıkınca içlerinden bir kesimi, geceleyin senin dediğinden başka şeyler tasarlarlar. Allah onların tasarladıklarını yazar. Onlara aldırma! Sen Allah'a dayan. Vekil olarak Allah yeter.


  • 132. Evet! Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ındır. Vekil /dayanak olarak Allah yeter.


  • 171. Ey ehlikitap /kitaplarında uzman olanlar! Dininizde aşırılık etmeyin. Allah hakkında gerçek dışı bir şey söylemeyin. Meryemoğlu İsa Mesih; sadece Allah’ın elçisi, Meryem’e ulaştırdığı “Ol” sözü ve kendinden bir ruhtur. Öyle ise Allah’a ve elçilerine inanıp güvenin. “Üç“ demeyin; bundan vazgeçin ki sizin için iyi olsun. Şüphesiz, Allah tek ilahtır. Çocuk sahibi olmak ona yakıştırılamaz! Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi onundur. Dayanak olarak Allah yeter.

  • Enam

  • 102. İşte o Allah’tır, sizin rabbiniz /sahibinizdir. Ondan başka ilah yoktur. Her şeyin yaratıcısı odur. Öyleyse ona kulluk edin! Her şeye vekil /dayanak olan odur.

  • İsra

  • 61. Bir gün meleklere: “Âdem’e secde edin” dedik; hemen secdeye kapandılar ama İblis öyle yapmadı. “Çamur olarak yarattığına secde mi ederim?” dedi.

  • 62. Sonra ekledi: “Kendine baktın mı! Bana tercih ettiğin bu mu? Beni (mezardan) kalkış gününe kadar yaşatırsan birazı dışında onun bütün soyunu kendime bağlarım” dedi.

  • 63. Allah dedi ki “Çek git buradan. Onlardan kim sana uyarsa hepinizin cezası cehennem olur; tam suça göre ceza...”

  • 64. “Onların içinden gücünün yettiğini sesinle[1*] yerinden oynat; atlılarınla ve yayalarınla yönlendir[2*]. Mallarına ve çocuklarına ortak ol[3*]. Bir de onlara söz ver.” Şeytan sadece aldatmak için söz verir.

  • [1*] Vesvese, fısıldama, seslenme. Melek(cin) grubundan Şeytanların insanların göğsüne seslenme özelliği Nas Suresinde anlatılmıştır. Göğüste olan ruhtur.

    [2*] Bunlar İblis'e uyan insanlar ve cinlerdir. En'am 6/112 ve Nas suresinde insan ve cin şeytanlarından ve insanları yoldan çıkarmak için yaptıkları davranışlardan söz edilir. Burada da İblis'in, insanları saptırmak için bütün yolları deneyeceği ifade ediliyor.

    [3*]Onları birlikte yönetin.

  • 65. “Kullarım üzerinde senin bir üstünlüğün (gücün,yetkin) yoktur. Rabbinin onlara vekil olması yeter.”

  • Ahzab

  • 2. Sana Rabbinden vahyolunan ne ise sen ona uy. Yaptığınız her şeyin iç yüzünü bilen Allah’tır.

  • 3. Sen Allah'a güvenip dayan; Allah’ın desteği sana yeter.


  • 48. Görmezlikten gelenlere ve ikiyüzlülere boyun eğme; eziyetlerine de aldırma. Sen kendine Allah’ı vekil et; çünkü vekil olarak Allah yeter.

  • Zümer

  • 62. Her şeyi yaratan Allah’tır. Her şey üzerinde vekil olan O’dur.

  • 63. Göklerin ve yerin anahtarları O’nun elindedir. Umduğunu bulamayacak olanlar, Allah’ın ayetlerini görmezlikten gelenlerdir (kafirlerdir).


Esmaül Hüsna listesine dönmek için İsim Listesi'e tıklayın.