El Afuv

Affı sınırsız olan. Eşsiz benzersiz affedici.

Kur'an'da birden fazla yerde Allah'a isnat ile isim formunda gelir. Affı sınırsız olan, eşsiz benzersiz affedici, affederek günahından temizleyen, günahları cezalandırmaktan vazgeçerek kulu bağışlayan mutlak ve sonsuz özne demektir.

İnsanın aklına şöyle bir soru gelebilir. Allah'ın kendi zatını her türlü günahı sayısına bakmaksızın, her çeşidi ile sonsuzca bağışlayan anlamına gelen el Afuv sıfatı ile tanıtması, kullarını günaha teşvik anlamına gelmez mi? Şu dört açıdan gelmez.

1 - Zatını el Afuv ismi ile tanıtan Allah kullarını da ev iyi tanıyan zattır Zira insan o yaratmıştır ve yarattığı insanın zaaf ve meziyetlerini de en iyi o bilir.

2 - Allah'ın sadece Rahman, Rahim, Gaffar, Gaffur, Afuv ve Kerim gibi Cemal sıfatları yoktur. Aynı zamanda Kahhar ve Muntekim gibi Celal sıfatları da var. Celal ve Cemal sıfatlarının birbiriyle dengelenmesi kulda "korku ile umut arasında" bir duygusal denge uyandırmaya matuftur. Zira Allah'ın affından umut kesmek o kişiyi günah makinesi haline getirebileceği gibi, Allah'ın affı var diye günahta sınır tanımamak da aynı sonuca yol açabilir.

3 - Afta şefkat, cezalandırmadan daha belirgindir. İnsan yaratılışı itibariyle şefkat ve merhamete eğilimlidir. Zatına Cemal esması ile tanıtan Allah'ın muradı, insanın yaratılıştan gelen bu eğilimini kendi lehine kullanmaktır.

4 - Yüce Allah sadece affını vaat edip işi orada bırakmamakta. Affına yönelen kulun daha ileri adımlar atması için mağfiret, Cennet, ilahi rıza gibi daha yüksek ödüller vaat etmektedir. Bu ilahiyi teşvikler sadece kulun ebedi saadet yolunda ilerlemesine matuf değildir. Aynı zamanda ilahi affı istismar etmesine de set çekmek içindir. (Mustafa İslamoğlu, 2107, Kur'an'a Göre Esmâ-i Hüsnâ, 3. Cilt, Sayfa 1910, 1911, 1912, Düşün Yayınları).

Afuv İsmi Geçen Ayetler

    Nisa

  • 43. Ey inanıp güvenenler! Sarhoşken ne dediğinizi bilinceye kadar, cünüpken de -yolda olmanız dışında- yıkanıncaya kadar namaza yaklaşmayın. Hasta veya yolculuk halinde olursanız ya da sizden biri abdest bozduğu yerden gelmişse yahut kadınlarınızla birleşmiş olur da su kullanma imkanı bulamazsanız temiz bir yüzeye yönelip yüzünüzü ve ellerinizi meshedin. Allah daima affeden ve bağışlayandır.


  • 97. Melekler, kendilerini yanlışlar içine sokanların canlarını alırken onlara "Ne haldeydiniz?" diye soracaklar, onlar da: "Biz kendi toprağımızda ezilmiş kimselerdik" diye cevap vereceklerdir. Bunun üzerine melekler "Allah'ın toprağı geniş değil miydi, göç /hicret etseydiniz ya!" diyeceklerdir. Onların varıp kalacakları yer cehennemdir. Ne kötü hale düşmektir o!

  • 98. Hiçbir çözüme gücü yetmeyen, bir çıkış yolu da bulamayan ezilmiş erkek, kadın ve çocuklar bunların dışındadır.

  • 99. Allah'ın işte bunları affetmesi beklenir. Allah, daima affeden ve bağışlayandır.

  • 149. Bir iyiliği açıktan yapar veya gizlerseniz ya da bir kötülüğü affederseniz (bilin ki) Allah çok affedicidir, affını da bir kurala bağlamıştır.

  • Hac

  • 60. Bu böyledir; kim kendine yapılan kötülüğe/saldırıya misliyle ceza/karşılık verir ve sonra yine de kötülüğe/saldırıya uğrarsa Allah ona elbette yardım eder. Çünkü Allah, hoşgörülüdür, affeder bağışlar.

  • Mucadele

  • 2. İçinizden, eşleriyle zihâr[*] yapanların eşleri, onların anaları değildir. Anaları, sadece kendilerini doğuranlardır. Onlar kesinlikle, çirkin ve yalan sözler söylüyorlar. Ama Allah, kusurları görmez ve çokça bağışlar.

    [*] Zihâr, kişinin eşine “sen bana annemin sırtı gibisin”.diyerek cinsel yönden onu annesi konumuna sokmasıdır.


Esmaül Hüsna listesine dönmek için İsim Listesi'e tıklayın.