Er Rakîb

Korumak için gözetleyen. Yarattıklarından bir an bile gafil olmayan.

Sözlükte “gözetlemek, kontrol etmek; beklemek, intizar etmek” anlamındaki rakb (rukūb, rekābet) kökünden türeyen rakīb kelimesi “gözetleyip kontrol eden” demektir (Lisânü’l-ʿArab, “rḳb” md.). Kur’an’da rakīb ismi beş âyette geçmektedir. Bunlardan biri Hz. Şuayb’ın iman etmeyen kavmine hitap ederken kullandığı, “Gerçekleşecek âkıbeti bekleyin, ben de sizinle birlikte beklemekteyim” meâlindeki ifadesinde yer almakta (Hûd 11/93), biri de “insanın her söylediği şeyi dinleyip gözetleyen ve yazan melek” mânasında kullanılmaktadır (Kāf 50/18). Rakīb isminin zât-ı ilâhiyyeye nisbet edildiği üç âyetin biri, Hz. Îsâ’nın kendisinden sonra ümmetinin yegâne gözetleyicisinin Allah olduğunu vurgulayan niyazında geçmektedir (el-Mâide 5/117). Diğer iki âyetin birinde Allah’ın insanları, diğerinde ise her şeyi gözetleyici olduğu bildirilmektedir (en-Nisâ 4/1; el-Ahzâb 33/52). “Senin rabbin her an gözetleme yerindedir” meâlindeki âyet de (el-Fecr 89/14) içerik olarak rakīb ismini açıklamaktadır. (TDV İslam Ansiklopedisi, Rakîb maddesi.)

Rakîb her an ve her durumda koruma amacıyla gözetleyen, takip eden, tasarruf eden, her hal ve hareketini gözetleme yoluyla tespit edip kontrol altında tutan, yarattıklarından bir an bile gafil olmayan demektir. Allah'ın kullarını korumak için onları gözetlemesi, gözetlemek için onların yaptıklarından bir an bile gafil olmaması Rakîb isminin şanındandır. Bu yönüyle Er Rakîb eşsiz ve benzersiz gözetleyici demektir.

İnsan insana Rakîb olursa o insan korksun. Allah insana Rakîb olursa o insan sevinsin. Zira insanın Rakîb'i olan insan o insan da iyilik görürse haset eder. Kötülük görürse rezil eder. Ama Allah insanın Rakîb'i olursa kötülük görürse Settar ismi ile örter, Gaffar ismi ile bağışlar, Tevvâb ismi ile tevbesini kabul eder. İyilik görürse Şekr ismi ile nimetini arttırır^. Vedûd ismi ile sevgisini arttırır. Rahim ismi ile rahmetine arttırır. Her halükarda Allah'ın insanı murakabesi insanın kârınadır.

Zira Allah kusur bulmak için gözetlemez. Kusuru telafi etmek için gözetler. Ayıbını aramak için gözetlemez. Bilakis ayıbını örtmek için gözetler. Günahını cezalandırmak için gözetlemez. Tövbenin yollarını göstermek için gözetler. Ayıplamak için gözetlemez. Ayıbını kendisine göstermek için gözetler. Tuzağa düşürmek için gözetlemez. Nefsinin ve şeytanın kendisine kurduğu tuzakları göstermek için gözetler.

Bunun içinde peygamberler gönderir. Kitaplar gönderir. Hepsinden öte şah damarından yakın olduğunu insana vicdanından seslenir. Tabiata yerleştirdiği ayetler vasıtasıyla aklına seslenir. Olaylar vasıtasıyla idrakine seslenir. Acı tatlı her hadiseyi kuluna mesaj vermek için kullanır. Onu gözetlediğini ve izlediğini her an kuluna her vesile ile gösterir. (Mustafa İslamoğlu, 2107, Kur'an'a Göre Esmâ-i Hüsnâ, 1. Cilt, Sayfa 852, 853, Düşün Yayınları)

Rakîb İsmi Geçen Ayetler

    Nisa

  • 1. Ey İnsanlar! Sizi nefs-i vâhideden yaratan, her birinizin eşini de nefs-i vâhideden yaratan ve o ikisinden pek çok erkeği ve kadını yeryüzüne yayan Rabbinize karşı yanlış yapmaktan sakının! Birbirinizden bir şey istediğinizde adını andığınız Allah’a ve akrabalık bağlarına karşı yanlış yapmaktan sakının! Allah sizi görüp gözetmektedir.

  • Maide

  • 116. O gün Allah şöyle diyecek: “Ey Meryem oğlu İsa! Sen mi bu insanlara: “Beni ve anamı Allah’tan önce iki ilah edinin” dedin? İsa diyecek ki “Haşa! Ben sana içten boyun eğerim. Doğru kabul etmediğim bir şeyi söylemem mümkün değil. Eğer demiş olsaydım mutlaka bilirdin. Sen benim içimde olanı bilirsin ama ben senin içinde olanı bilmem. Bütün gaybı bilen sadece sensin!”

  • 117. Onlara sadece senin bana emrettiğini söyledim: “Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin!” dedim. Aralarında bulunduğum sürece onlara şahittim (o zaman bunu diyen yoktu). Ne zaman ki beni vefat ettirdin[*], onları görüp gözeten sadece sen kaldın. Her şeye şahit olan sensin.

    [*] Zümer 39/42’ye göre vefat, işi biten ruhun bedenden ayrılmasıdır. Allah ruhu iki şekilde vefat ettirir, biri uykuya daldığında, diğeri de öldüğünde olur. Ruh, bilgisayarın işletim sistemi gibi bütün bilgileri korur. Onun için Allah, hem uyuyan hem de ölen bedenin ruhunu koruma altına alır. Uyuyan insanın ruhu, uyandığında, ölen kişinin ruhu da vücut yeniden yaratıldığında geri döner. (Bkz. Müminûn 23/100 ve Tekvîr 81/7) Bu ayete göre İsa aleyhisselam, vefatından sonraki ilk konuşmasını ahirette yapacağı için o, ölmüştür. Dünyaya tekrar gelmesi diye bir şey yoktur.

  • Hud

  • 93. Ey kavmim! Olduğunuz yerde yaptığınızı yapın, ben de yapıyorum. Yakında, kendisini rezil edecek azabın kime geleceğini ve yalancının kim olduğunu bileceksiniz! Gözetleyin! Ben de sizinle beraber gözetlemekteyim."

  • Ahzab

  • 52. Bundan sonra güzelliği çok hoşuna gitse bile, (Allah'ın sana fey olarak verdiğinden) hâkimiyetin altında olan dışında bir kadınla evlenmen ve bir eşini bırakıp başkasını alman sana helal değildir. Allah her şeyi gözetimi altında tutar.

  • Kaf

  • 17. Oturan iki alıcı, (bütün yaptıklarını) sağından ve solundan alırken,

  • 18. (İnsan,) Hiçbir söz söylemez ki yanında kendisini gözetleyen, dediklerini zapteden (bir melek) hazır bulunmasın[*]

    [*] “Üzerinizde koruyucular, değerli yazıcılar vardır. Onlar yaptığınız her şeyi bilirler.” (İnfitâr, 82/10-12)


Esmaül Hüsna listesine dönmek için İsim Listesi'e tıklayın.