El Bâtın

Zatı görünmeyen. Sırrına erilmeyen.

Bâtın kelimesinin masdarını oluşturan batn ve butûn “gizli olmak; bilmek, bir şeyin iç yüzüne ve bir kimsenin sırlarına vâkıf olmak” mânalarına gelir. Batn veya butûnun karşıtı olan zuhûrun mânaları içinde de “açık ve âşikâr olmak”, ayrıca “muttali olmak” gibi anlamlar vardır. (TDV İslam Ansiklopedisi, Bâtın maddesi.)

El Bâtın Kur'an'da bir yerde Allah'a isnatla isim formunda müstakil olarak kullanılır. Zatı hiçbir göz tarafından görülmeyen, kendisi her sırra erip asla sırrına erilmeyen, zatı mutlak gayb olan eşsiz ve benzersiz mutlak ve sonsuz özne demektir.

Bâtın düz ismi fail formudur. İçte olan, görünmeyen, saklı olan, anlamına gelir. Özne oluşu itibarıyla "biri tarafından saklanmış ve gizlenmiş olan" değil, bizzat "kendi kendisini gizli ve saklı tutan" özneyi ifade eder.

El Bâtın yaratılmışların "hem gözlerinden hem de hayal dünyalarından gizlenmiş olan" diye tarif edilmiştir. Zira o ne görme duyusuyla idrak edilebilir, ne de hayal ve rüya yoluyla görülebilir. Fakat o her şeyin iç yüzünü, en gizli saklı sına varana dek görür.

El Bâtın olan Allah mukayyet gayb değil mutlak gaybtır. O yüzden o zatı itibariyle sadece gözle görülemez olan değil, hayalde edilemez olandır. Zira insan bir ve muhayyilesi ne kadar uçuk kaçık olursa olsun yine de gördükleri üzerinden hayali görüntü oluşturur. Mutlak gayb olan Allah, zihnin ve muhayyilenin spekülasyonlarına hedef olmayacak kadar Bâtın'dır. (Mustafa İslamoğlu, 2107, Kur'an'a Göre Esmâ-i Hüsnâ, 3. Cilt, Sayfa 2026, 2027, Düşün Yayınları)

Bâtın İsmi Geçen Ayet

    Hadid

  • 2. Göklerin ve yerin hakimiyeti O’ndadır. Can veren O, öldüren O’dur. O, her şeye bir ölçü koyar.

  • 3. İlk O’dur, sonraki de O.Açıkta olan O’dur, duyulardan uzak olan da O’dur. O, her şeyi bilendir.


Esmaül Hüsna listesine dönmek için İsim Listesi'e tıklayın.